Sirkeci’den kalkan bir trene bindiler ve son istasyon Münih’teki 11. Peron’da bir yanı memleket bir yanı gurbet olan bir hikâye baÅŸladı. 1961’de Almanya’nın Türkiye’den iÅŸçi kabul etmeye baÅŸlamasının ardından umut yüklü tahta bavullarıyla Anadolu’dan yola çıkan iÅŸçilerin hikâyesi bu. Bir yanda memleket türküleri çalarken, bir yanda iÅŸçi tulumu boy gösterdi. Gidenler, memleketten gelecek bir selamı, kalanlar onların dönmesini bekledi. Köklü bir deÄŸiÅŸimin ilk adımları atılırken kendilerine yeni bir dünya kurmayı düÅŸleyen bu iÅŸçiler omuzlarındaki yükü taşıyabildi mi? Ä°ÅŸçilerin çalışma koÅŸulları; ailelerin uÄŸradığı zorbalıklar; bir erkek, bir kadın ve bir çocuk olarak yaÅŸadıkları; öteki olmanın Almancası.
Göç hikâyesi anlatılırken, orada büyük sıkıntılara maruz kalan, kimi zaman evi yakılan, kimi zaman baskılara dayanamayıp intihar eden iÅŸçilerin aziz hatırasına bir vefa: 11. Peron.