Hayatımın büyük kısmını, kendi alanımı arayarak; yüzüm cama yapışmış halde, parasının yetmeyeceÄŸi evlere bakan baÅŸka hayalcilerin ruhlarıyla birlikte emlakçı vitrinlerine bakarak geçirmiÅŸtim. Bununla birlikte, günün birinde, büyüdüÄŸümde, Akdeniz’de hanımelleri ve balkonları olan kendime ait bir evin anahtarlarını kazanacağıma inanıyordum. Aynı zamanda kafamın içindeki huysuz ses hep, “Bu gerçek deÄŸil, asla senin olmayacak,” deyip duruyordu.
Gayrimenkul, Deborah Levy’nin Bilmek Ä°stemediÄŸim Åžeyler kitabıyla baÅŸlayıp YaÅŸamanın Bedeli ile devam eden “YaÅŸayan Otobiyografi” serisinin üçüncü kitabı. Levy artık “altmış yaşında ve tek başına”, üne kavuÅŸmuÅŸ bir yazar, ancak hayalindeki eve henüz sahip olabilmiÅŸ deÄŸil. Dünyanın neresinde olursa olsun, New York, Mumbai, Paris, Berlin veya Londra’da hep o evi düÅŸlüyor ve bizi de bu evle ilgili hayallerine ortak ediyor; yazıda ve hayatta kadın olmanın zorluklarına karşı bir direniÅŸ yöntemi olarak kurmacanın gücüne iÅŸaret ederek.
Levy’nin kalemi uçarı bir silah.
The Observer