Fantastik edebiyatın kraliçesi Nazlı Eray gerçeğin üzerine büyülü bir tül çekiyor!
Hangimiz sevdiklerimizin geri geldiği, onlarla son kez buluşabildiğimiz sihirli bir bahçe hayal etmedik?
Nazlı Eray hayallerimizi gerçek kılacak ruhsal bir seferberlik ilan ediyor. Dünyada bıraktıkları için mezarından çıkıp gelen bir sevgili, cennet bekçisi irfan, çok uzaklarda kalmış bir aşk, mermer mezar taşının üzerine düşmüş, konuşan bir fotoğraf, gelgitli aşklarını anlatmak için dile gelen ve hayatına giren her adam için bir kez açan, Gül Abla’nın afrikamenekşeleri, kaybettiğiniz insanlarla yeniden buluşabileceğiniz, imkânsızın gerçeğe dönüştüğü bir çay bahçesi yazarın düş dünyasından sökün ediyor.
imparator Çay Bahçesi ’ni yol kenarında gördüğüm an, tüm yapıt çalkalandı ve her şey birden yerli yerine oturdu. Tıpkı bir mevsim gibi...
-Nazlı Eray
“Nazlı Eray sadece ayrı dünyaları ve ayrı çağlardan insanları bir araya getirmiyor, aynı zamanda çağımızın anlatı türlerinden, bilim kurgu ile geçmiş yüzyılların anlatı türlerinden masalı, fantastik bağlamda bir arada yoğuruyor."
-Berna Moran