Ä°MZALI KÄ°TAPTIR, STOKLARLA SINIRLIDIR!
“Herkes hikâyesini en başından anlatmalı, yoksa anlaşılmaz.”
BeÅŸ yaşında bir çocuk günün birinde Karılar Tekkesi’ne emanet edilir. Sorun ÅŸu ki çocuk erkektir. Ancak hikâye bununla baÅŸlamaz. Öncesi vardır: bitik bir imparatorluk, iÅŸgal, savaÅŸ, gezginler, erotik maceralar, kabadayılar, mezarlık, ölüler, diriler, tekke karıları, eli kulağında Cumhuriyet... Tekkeleri kapatılmasın da evsiz kalmasınlar diye Mustafa Kemal PaÅŸa’yı ikna etmeye çalışan tekke karılarının mücadelesiyle devam eder hikâye. Ancak böyle bitmez. Devamı vardır: Cumhuriyet, Ankara, Florya, Savarona, Dolmabahçe, sürgüne gönderilen halife, NiÅŸantaşı, Teneke Mahallesi, Arnavutların konağı ve yine Mustafa Kemal PaÅŸa.
Yüzyılın sonu gelmez hikâyesini hatıraların gizemli mihmandarından “ÅŸimdi” dinlediÄŸimizde bir çırpıda bitecek. Ne de olsa geçmiÅŸ bizi gelecekte bekliyor.
Åžebnem Ä°ÅŸigüzel’in kaleminden dünün, bugünün, yüzyılın romanı Memoria.
Başımıza gelmeyen kalmazdı. Neden? Çünkü dünya, yüz yıl önce tam da buradan yırtıldı da ondan. Koskoca imparatorluk, çökerken peÅŸinden dünyayı sürükledi. Bu yüzden de başımıza gelmeyen kalmıyordu.
Dediklerimi anlıyor musun? Bu, sadece bu toprakların hikâyesi deÄŸil. Dünyanın hikâyesi.