Martılar gittiler. Kuşlar kalmadı. Gece olunca kuşlar gider. Martıları söylemiyor. "Amerika... Amerika..." diyor. Bu erkek sesini bir yerden tanır gibiyim. Türkçe tangolar söylemez miydi? 'Amerika... Amerika... Türkler, dünya durdukça..." Allah Allah. "... beraberdir seninle hürriyet savaşında... "Demek şarkı Türkçe. O adam niye Amerika derken İngilizce söyler gibi yapmaya çalışıyor? Ne oluyor? Nerde bizim güzel tangolarımız? Onlar içli eserlerdir. Burada azmimiz hür yaşamak mı? Sulh için mücadele mi vereceğiz? Amerika-Amerika!.. Bir dikişte bitirdim. Yılmaz, koş, beni dansa kaldır! Hürriyet savaşında, sulh mücadelesinde dönelim-dönelim, çılgıncasına dönelim, hep marş adımlarıyla, sevgilim bak marşlar çalınıyor, cızbız köfte istemem, cızbız köfte sambalı marşlar ortasında pek yersiz kaçacaktır. "... dalgalan hep bu uğurda... "Hangi uğurda? Tempo tutarak sallanıyorum. Amerika-Amerika!.. Selim İleri bu romanında Cumhuriyetin kuruluş aşamasından 12 Eylül Askerî Darbesine, Solmaz Hanım'ın kâbuslar ve yıkımlarla örülü, harikulade' hayat hikâyesini bütün çıplaklığıyla teşrih masasına yatırıyor.